Halk arasında “HAYALET DEPREM” olarak yerleşen bu durum, deprem olmadığı halde sallanma hissidir. Yanımızdan ağır araç geçse ya da hafif de olsa bir ses duysak hemen “Deprem mi oluyor?” hissine kapılırız.
Bu durum özellikle büyük bir deprem atlatmış bireylerde daha sık görülür. Bilimsel olarak bu durum “psödoseismik algı” ya da “sismik sonrası algı bozukluğu” olarak da adlandırılır.
BEYNİNDE ALGI BOZUKLUĞU
Bacaklar, kulaklar, gözler ve ayaklar vücudun denge sistemidir. Gelen sinyalleri analiz ederek bedenimizi dengede tutar. Deprem gibi sarsıcı olaylar beynin gerçeklik algısını geçici olarak bozabilir.
Bundan dolayı en ufak ses, hareket ve titreşim beynimizde depremi tetikler ve bedenimizi koruma amacı ile aşırı tepki oluşturur.
ALGI BOZUKLUĞUNUN BELİRTİLERİ
– Ani baş dönmesi veya dengesizlik hissi
– Zemin kayıyormuş gibi algı
– Bacaklarda ya da vücutta titreşim hissi
– Başkaları hissetmiyorken “deprem oluyor” düşüncesiyle panik yaşama
– Deprem uygulamalarını ya da sosyal medyayı sürekli kontrol etme
SİSMOFOBİ
Bireyin deprem yaşama ve depreme karşı yoğun korku duyması “sismofobi” olarak adlandırılır. Bu durumu taşıyan bireylerde:
– Sürekli sallanma beklentisi
– Uyurken tedirginlik, ani uyanmalar
– Deprem çantasıyla uyuma alışkanlığı
– Evi terk edememe veya yalnız kalamama
– Asansör ya da yüksek katlarda panik yaşama
Bu durum, özellikle çocuklarda, yaşlılarda ve travma geçmişi olan bireylerde görülür.
TRAVMA VE KAYGI YÖNETİMİ
Deprem sonrası sık görülen hayalet sarsıntı hissi (sismofobi), uygun psikolojik destekle büyük ölçüde kontrol altına alınabiliyor. Uzmanlara göre tedavi süreci kişiye göre planlanıyor; Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) ve EMDR travma ve kaygı yönetiminde etkili olurken, gerekirse psikiyatrist kontrolünde ilaç desteği de uygulanabiliyor. Ayrıca denge bozuklukları için fizyoterapi destekli egzersizler öneriliyor. Kaygıyı azaltmak için güvenilir kaynaklardan bilgi almak, haber maratonundan uzak durmak, uyku düzenini korumak, nefes egzersizleri yapmak ve güvenli bir alan oluşturmak önemli. Günlük yaşamı etkileyen yoğun korku, uykusuzluk ya da sürekli deprem beklentisi durumunda profesyonel yardım alınması tavsiye ediliyor.

